Bodrum, Çeşme ve Karaburun’a uğradıktan sonra sevgili dostumuz İsmail Özkan’ın öve öve bitiremediği ve mutlaka görmelisin abi dediği 1774 Kazdağı Butik Otel’e uğradık.
Dünyanın Alpler’den sonra en çok oksijeni olan Kaz Dağları’nı anlatmaya gerek yok zaten. Dağların eteğinde Balıkesir’in şirin ilçesi Güre’de bulunan 1774 Kaz Dağı Termal Butik Otel, 25 odalı içinde termal suyu olan ahşap ağırlıklı şirin bir tesis. Sahibi ise asıl mesleği avukat olan Hasan Demiraslan. 19 yaşındaki üniversite öğrencisi sempatik ve güzel kızı ile birlikte misafirlerini ağırlamaktan mutlu olan Hasan Bey, “Buraya gelen insanlar bizim için müşteri değil, misafirimiz. Onların buradan mutlu ayrılması ise bizim en büyük dileğimiz” diyor. Her misafirine tesisin arka bahçesinde kekik ektiren, ‘Kalp kırma, zeytin kır’ felsefesi ile zeytin kırdıran ve yörenin tarihi yerlerini gezdiren dost canlısı bir kişi. Umarım bir gün herkesin yolu buraya düşer.
Özel Kazdağı Müzesi
1774 Kaz Dağı Termal Butik Otel’in sahibi Hasan Demiratar’ın rehberliğinde eşim Semra Hanım ile birlikte Güre’deki Özel Kazdağı Müzesine gittik. Murat ve Uğur Bostancıoğlu kardeşler, rahmetli babaları Murat Bostancıoğlu anısına Özel Kazdağı Müzesi’ni kurmuş. Sarı Kız Kaz Dağı Etnoğrafya Müzesi, küçük ancak çok özel bir müze. Etkilenmemek elde değil. Kurucu kardeşlerden Uğur Bostancıoğlu, bize müzeyi gezdirirken en çok ilgimizi çeken, Atatürk ve Tuncel Kurtiz’e ayrılan bölüm oldu. Osmanlıca Nutuk’un 21.938 numaralı bu orijinal baskısı ile Atatürk’ün Edremit’e geldiğinde kendisine tahsis edilen Fayton görülmeye değer. Müzeyi gezip, bahçesinde kahvelerimizi yudumladık ve sizlere bu güzel sayfaları hazırlamak üzere İstanbul’a döndük.